Londra 2060’ta tropik hastalık yayan sivrisineklere karşı savunmasız kalacak
İngiltere’de Sağlık Güvenliği Ajansı’nın (UKHSA) raporuna göre, ülkede sıcak hava nedeniyle ölenlerin sayısı 2070’te 12 kat artacak, başkent Londra ise dang humması, Zika virüsü ve Chikungunya virüsü taşıyan tropik bölgelerdeki sivrisinek yaşamasına uygun hale gelecek.
İngiltere’yi bekleyen senaryo
UKHSA, iklim değişikliğinin insan sağlığına etkileri ve gelecekte en kötü durumda neden olacak sağlık sorunlarına ilişkin “İklim Değişikliğinin Sağlığa Etkisi” başlıklı raporunu yayımladı.
Sağlık sektörü, akademi ve kamu kurumlarından uzmanların hazırladığı 15 bölümlük raporda, iklim değişikliğinin sonucu olarak sıcak, sivrisinek, sel ve gıda güvenliği kaynaklı sağlık sorunlarının artacağına dikkati çekildi.
İngiltere ve dünyada 2022 yazının dünyada sıcaklık rekorları kırılan bir mevsim olduğuna işaret edilen raporda, bu dönemde İngiltere ve Galler’de 3 binden fazla kişinin sıcak nedeniyle hayatını kaybettiği vurgulandı.
Raporda, 2030 yılına gelindiğinde sıcakların İngiltere’de 1,5 kat, 2070’te ise 12 kat daha fazla ölüme neden olacağı tahmini yer alırken 2050’de beklenen ölüm sayısının yıllık 10 bin olacağı bilgisi paylaşıldı.
Ülkede artan yaş ortalamasına da dikkati çekilen raporda, bugün çalışan kesimin 2050-2080 yıllarında 65 yaş üzeri kişiler olacağı, bugün doğanların ise çalışan kesimde yer alacağı vurgulanarak iklim değişikliğinin en çok bugün yaşayanları etkileyeceği ifade edildi.
İngiltere’de sıcak kaynaklı sağlık sorunlarının en çok kentlerde görülmesinin beklendiği kaydedilen raporda, bölge olarak en riskli bölgenin ise ülkenin orta kesiminde yer alan Midlands olduğu belirtildi.
Raporda, sıcakların ülkenin güneyinde kuraklık, sivrisinek ve yangınlara neden olacağı tahmini yapıldı.
Londra 2060’ta dang humması ile uğraşacak
Sivrisinek ve diğer canlılar tarafından insanlara bulaştırılan hastalıklarda artış görüleceği değerlendirmesi yapılan raporda, Aedes ve Culex türü gibi İngiltere için yeni olan istilacı sivrisinek türlerinin ülkede yayılacağı uyarısı yapıldı.
Raporda, Afrika’da “iki büklüm yapan” anlamına gelen Chikungunya virüsünün yanı sıra dang humması ve Zika virüsünün Londra ile İngiltere’nin diğer bölgelerinde artacağı belirtildi.
Raporda, birçok bulaşıcı hastalığın da sıcaklarla doğrudan ilgili olduğuna dikkati çekildi.
Londra’nın tropikal ve subtropikal bölgelerde sivrisineklerin taşıdığı dang hummasının yuvası haline geleceği kaydedilen raporda, kentin en kötü senaryoda 2060’ta endemik dang hummasının yaşanmasına uygun hale geleceği, bu durumun halk sağlığı için önemli bir risk olduğu vurgulandı.
Aynı şekilde Galler, Kuzey İrlanda ve İskoçya’nın alçak bölgelerinin 2060 ila 2070 yıllarında yeni tür sivrisineklere ev sahipliği yapmaya başlayacağı belirtildi.
İklim değişikliği akıl sağlığını etkiliyor
Raporda, iklim değişikliğinin, taşkınlar ve sellere de doğrudan neden olduğu belirtilerek İngiltere’de sellerin en çok akıl sağlığını etkileyeceğine dikkati çekildi.
Sel mağdurlarının daha fazla depresyon, anksiyete, travma sonrası stres bozukluğu yaşayacağı tahminine yer verilen raporda, küresel ısınmanın 2 derecenin üstünde olması halinde İngiltere’de 2050’deki sel riskinin bugüne nazaran yüzde 118 olmasının, 2 derece olması halinde ise yüzde 61 olmasının beklendiği ifade edildi.
Raporda, küresel ısınmanın deniz suyu seviyesini artırdığı vurgulanarak İngiltere’nin iklim değişikliğinden çok fazla etkilenecek ülkelerden gelen tarım ürünlerine bağımlı olduğuna işaret edildi.
İngiltere’nin gıda ürünleri aldığı ülkelerde iklim kaynaklı sorunların yalnızca sağlık alanına değil göç, ekonomi ve güvenliğe de etki edeceğine dikkati çeken raporda, bu durumun sağlık sisteminde yol açacağı zararlara da değinildi.
Raporda, iklim değişikliği kaynaklı rahatsızlıkların ve sosyo-ekonomik alandaki değişikliklerin Ulusal Sağlık Sistemi’ne (NHS) 2020’de 6,8 milyar sterlinlik (yaklaşık 247 milyar lira) maliyetinin 2050’de yıllık 14,7 milyar sterlin (yaklaşık 533 milyar lira) olması öngörülüyor.
Bugünden atılacak adımlar: Sağlıklı inşaat malzemesi kullanımı ve yeşil alanlar
Raporda, birçok riskin önlenebilir olduğu ve atılacak adımların başında, küresel ısınmayı 1,5 derecenin altında tutacak önlemler alınmasının geldiği belirtildi.
Bunun yanı sıra, daha sağlıklı inşaat malzemeleri kullanarak yapılacak binaların daha az sera gazı üreteceği, daha az enerji ve yakıt kullanacağı, daha fazla yeşil alanın akıl sağlığına olumlu etkilerde bulunacağı, sağlık hizmetlerindeki yükün bugünden azaltılması gerektiği ifade edildi.
Raporda değerlendirmelerine yer verilen UKHSA İklim ve Sağlık Güvenliği Merkezi Başkanı Lea Berrang, sıcaklıkların bu yüzyılın ortalarına kadar artmaya devam edeceği öngörüsünü paylaştı.
Berrang, riskleri azaltmak için atılacak adımların gelecekte kazan-kazan durumu yaratacağını belirtti.