Anadolu’nun Romalı yöneticilerinde olması gereken dört karakteristik özellik!
Milattan Sonra 110 – 135 yılları arasında Roma İmparatorluğu’nun Asya Valisi ve senatörü Tiberius Julius Celsus Polemaeanus adına oğlu Gaius Julius Aquila tarafından yaptırılan Efes Celsus Kütüphanesi, Bergama ve İskenderiye ile birlikte antik dünyanın en büyük kütüphanelerinden biriydi, yaklaşık 15.000 parşömenden oluşan kitap koleksiyonu vardı.
Efes Antik Kenti’nde ilk arkeolojik kazılar 1895 yılında Otto Benndorf başkanlığında Avusturya Arkeoloji Enstitüsü tarafından yapılmıştır.
Celsus Kütüphanesi ise 1970-1978 yılları arasında Avusturyalı ve Türk arkeologlar tarafından restore edilip ayağa kaldırılarak bugünkü haline getirilmiştir.
Celsus’un bu yazıya konu olan dört heykeli, Osmanlı Sultanı 2. Abdülhamit döneminde yapılan kazılarda bulunur fakat 2. Abdülhamid tarafından 1907’de Avusturya – Macaristan İmparatoru Franz Joseph’e hediye edildiği için bugün Viyana Efes Müzesi’nde olan bu 4 heykelin kaidesindeki Yunanca sözcükler Tiberius Julius Celsus Polemaeanus’un kişiliğine, aslında bir Romalı devlet adamında olması gereken özelliklere işaret ediyor.
Bugün Celsus Kütüphanesi sütunları arasında orijinallerinin bire bir replikasını gördüğümüz heykellerle Romalı devlet adamların da bulunması gereken karakteristik özellikleri şunlardır:
1️⃣ Sophia; Bilgelik
2️⃣ Arete; Erdem
3️⃣ Ennoia; Zeka
4️⃣ Episteme; İlim
2000 yıl önce Anadolu’yu yöneten Romalı devlet adamında bunlar aranıyordu.
Hiç şüphesiz akıl, fazilet, zeka ve bilgi olmadan çok popüler siyasetçiler olabilirler ama devlet adamı olamazlar, kendilerini devlet adamı sanan ama devlet adamı olamayanlarla doludur tarih, bu Roma’da da böyleydi.
Tarih boyunca gördük ki, kimi siyasetçiler gerçek amaçlarına ulaşmak için kanunları, en acısı da demokrasiyi Truva Atı gibi kullanabilirler ve bu siyasiler halkın ve fakir, fukaranın değil, yoksulluğun dostudurlar, ülkeyi değil kendilerini düşünürler ve kafalarında hayal ettikleri devlet uğruna ülkelerini yok edip, yakıp yıkıp arkalarında devasa bir utanç bırakarak giderler, Hitler’in yaptığı gibi.
Günümüze gelecek olursak demokrasiyi bir mayın eşeği sananları yönetici yapan toplumları Tiberius Julius Celsus Polemaeanus gibiler değil layık oldukları yönetir, buda demokrasiye aykırı değil aslında!
Demokraside çare tükenmez!
Metin Yılmaz – NationalTurk