Kayseri Üniversitesinin akademi yıl açılış töreni öncesi gazetecilerin İstanbul depremiyle ilgili sorularını yanıtlayan Özhaseki, Türkiye’nin deprem kuşağında yer alan bir ülke olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi.
“Bu ülkenin yer altı çok hareketli, bu hareketliliğe uygun bir şekilde davranmalıyız” diyen Özhaseki, şöyle konuştu:
“Yer üstüne yapacağımız her bir yapıya, yer altındaki hareketliliği göz önünde bulundurarak, gerek statik sağlamlık açısından gerekse zemin açısından mutlaka dikkat etmemiz gerekiyor. Dikkat etmezsek yüzyıllardır yaşanan neyse yine aynısı yaşanmaya devam ediyor. İnsanoğlu geçmişten ders almalı. İnsanoğlu tabiatla dövüşmemeli, kavga etmemeli, onu anlamaya çalışmalı. Onunla kavga ederek, zıttına işler yaparak başarılı olmak ne yazık ki mümkün değil, bunu hepimizin bilmesi gerekiyor.”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yaptığı dönemde deprem konusunu görüşmek için İstanbul’da belediye başkanlarıyla zaman zaman bir araya geldiğini anlatan Özhaseki, bu konuda bazen kendi kendine “Acaba ben çok olumsuz şeyler söyleyerek insanları korkutuyor muyum” diye düşündüğünü aktardı.
Özhaseki, bütün uzmanların İstanbul depremiyle ilgili aynı noktaya dikkati çektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Orada 4 tane daha aktif fayın bulunduğu, bunların da günü gelince kırılacağı ve bu kırılmanın da çok büyük bir şiddette olacağı’ noktasına dikkati çekiyorlar. Burada devlete, belediyelere elbette iş düşüyor. Burada vatandaşa da iş düşüyor. 1999 depreminden sonra epeyce yasa değişikliği yapıldı. Kentsel dönüşümle ilgili birtakım temel kurallar ortaya konuldu, teşvikler getirildi. Bakanlığım döneminde de bunları biraz daha revize ederek, yaptığımız uzun şehircilik şuralarında kentsel dönüşümün temel kurallarını ortaya koymaya çalıştık. Bizzat İstanbul’a giderek ilçe belediye başkanlarımızı defalarca toplayıp uyarmaya da çalıştık. Kimi arkadaşlarımız bunu doğru anladılar, hareket ettiler ama üzülerek söylüyorum kimi arkadaşlarımız benim anlattıklarım karşısında çok lakayıt bir tavır takınarak ‘sen konuş da git’ gibi bir hava içinde oldular. Yine üzülerek söylüyorum, ’Gelip bana yardım edin, başka partiliyim’ dediği halde, biz ona envai çeşit yollar açtığımız halde, gidip tersini söyleyenler de oldu. Bunlar da işin üzücü tarafları.”
Depremin bir gerçek ve felaket olduğunu bilerek, herkesin buna uygun hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Özhaseki, “Deprem gelince a partiliyi, b partiliyi ayırmaz, iyi insan kötü insan diye ayırmaz, yaşlı genç diye ayırmaz en sevdiklerimizi alır götürür. Hepimizin bunu bilerek şuur içinde hareket etmesi gerekiyor. Dün deprem oldu, insanlar bir gayrete geldi, inşallah birkaç gün geçince bunun unutulmamasını diliyorum. Belediyelerimize çok iş düşüyor. İnsanların da gücü yettiğince evini, mekanını ölçtürüp depreme dayanıklı olup olmadığını gözden geçirmesi icap ediyor” ifadelerini kullandı.
Kaynak: NationalTurk